HEPYAŞAM DERNEĞİ

HEPYAŞAM, ROCHE KURUMSAL SORUMLULUK RAPORU'NDA

Roche Türkiye Kurumsal Sorumluluk Raporu 2012’de HepYaşam da yer aldı. 112 sayfalık raporun “Topluma Katkımız” bölümünde Roche’nin desteklediği dernekler arasında olan HepYaşam’ın 28 Temmuz Dünya Hepatit Günü etkinliği fotoğrafı ile birlikte çalışmalardan kısaca söz edildi. Ayrıca HepYaşam Başkanı Dr. Hilal Ünalmış Duda’nın “Sürdürülebilir sağlık politikalarında hasta derneklerinin yeni rolü” başlıklı bir yazısı da bulunuyor…

 

 

Dr. Hilal Ünalmış Duda (Uluslararası İlişkiler, Ph.D)

Hepatitle Yaşam Hasta ve Hasta Yakınları Toplumsal Bilgilendirme, Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

Sağlığın tanımı ve kapsamı günümüzde biraz daha gelişmiştir ve “Bireylerin bedensel, zihinsel, sosyal yönden tam bir iyilik hali” diye yapılmaktadır. Devletler tarafından yürütülen çeşitli stratejilerle bu iyilik haline varmaya uğraşılmaktadır. Dünyada ekonomik kaynakların kıt olduğunu bilerek, bu kaynakların gelecek kuşakların da kendi gereksinimlerini karşılayabilme yeteneğini ortadan kaldırmadan, şimdiki kuşağın gereksinimlerini en üst dereceden karşılayabilme stratejisine de “Sürdürülebilir kalkınma” denilmektedir. Peki birbirinden ayrı konular ve kavramlar gibi görünen Sağlık-Sağlık politikası ve sürdürülebilirlik kavramları nasıl buluşuyorlar? Sağlıklı birey ve toplum için sürdürülebilir sağlık politikalarına gereksinim vardır. Sağlık politikalarının sürdürülebilirliği de çok bileşenli bir durumdur. Ekonomik temeli, sosyo-kültürel temeli ve çevresel faktörler vardır. Sosyo-kültürel bağlamda sahneye çıkmış olan Sivil Toplum Kuruluşları da günümüzde sağlık politikalarının sürdürülebilirliğinde rol almaktadır. Şimdi çok kabaca hasta-hasta yakını ile sağlık sistemi-sağlık çalışanı ilişkisine ve iletişimine bakalım.

Yakın zamana kadar, hiç bir şey bilmeyen hasta ve hasta yakınları, her şeyi bilen sağlık çalışanı ve sınırları belirlemiş sağlık sistemi ile karşı karşıya geldiği zaman müthiş bir dengesizlik vardı. Sistemin arz ettiği mal (örneğin sosyal güvenlik kapsamındaki ilaç) ile sistemin arz ettiği hizmet (her şeyi bilen ve hastanın hiç bir şey bilmediğini düşünen yeterli bilgi vermeyen davranışları ile üstünlük oluşturan sağlık çalışanının verdiği hizmet) ilişkiyi belirliyordu. Ancak günümüzde bilgi birikiminin paylaşımı, teknolojinin gelişmesi ile paralel olarak artmış ve hastalar ile hasta yakınları özellikle internetin insanların hayatına girmesi sonucunda sağlık konusunda da bilgi sahibi olmaya başlamıştır. Eğitimin yükselmesi, bilgiye erişimin kolaylaşması, iletişim olanaklarını gelişmesi bu bilgi dengesizliğini, hasta ve hasta yakınları açısından olumlu olarak gidermiştir. İşletme ve İktisat Fakültelerinde ilk yıl öğretilen Maslow’un İhtiyaçlar Hiyerarşisi Teorisi’ni hatırlayalım. 1940’lı yıllarda ilk kez konuşulan bu teori bugün bence hala geçerlidir ancak her basamağa güncel gereksinimler eklenmiştir.

Fizyolojik gereksinimler (nefes, besin, su, cinsellik, uyku, denge, boşaltım)

Güvenlik gereksinimi (vücut, iş, kaynak, etik, aile, sağlık, mülkiyet güvenliği)

Ait olma, sevgi, sevecenlik gereksinimi (arkadaşlık, aile, cinsel yakınlık)

Saygınlık gereksinimi (kendine saygı, güven, başarı, diğerlerinin saygısı, başkalarına saygı)

Kendini gerçekleştirme gereksinimi (erdem, yaratıcılık, doğallık, problem çözme, önyargısız olma, gerçeklerin kabulü)

Hasta ve hasta yakınları tarafından kurulmuş STK’ları da bu İhtiyaçlar Hiyerarşisi’nin basamaklarında görebiliriz. Sağlıklı olma durumundan zaten ikinci basamakta söz ediliyor, bu konuda bir örgüt oluşturma, talepkar olma, sağlık politikaları belirlenirken söz sahibi olma, çözüm ortağı olma gibi durumları da dördüncü ve beşinci basamaklara yerleştirebiliriz. Bu girişten sonra, Roche ile kişisel ve kurumsal, iletişim ve ilişki noktalarına gelmek istiyorum. Roche ile tanışıklığım önce sağlık muhabiri olarak çalıştığım 1980’li yıllara dayanıyor. İlaç konusunda bir haber yapacağım zaman güvenle aradığım, bilgisine danıştığım yöneticiler sayesinde Roche ile tanışmış oldum. Düzenli olarak medyayı dolayısıyla toplumu bilgilendirmek için “Vitamin Dosyası” adıyla bir bilgi dosyasının bizlere gönderildiğini de hatırlıyorum. Bugün, Roche ile ilişkim başka bir boyutta sürüyor. Kurucu başkanı olduğum Hepatitle Yaşam Hasta ve Hasta Yakınları Toplumsal Bilgilendirme, Dayanışma ve Yardımlaşma Derneği adına kurumsal bir ilişki içindeyiz. Projelerimize sponsorluk sorumluluğunu paylaşan ilaç endüstrisinin bir üyesi olarak aynı platformda yer almaktayız. 2012 yılında kuruluş aşamamızda ve ilk kez koordinasyonunu yaptığımız Dünya Hepatit Günü etkinliğinde Roche’un desteğini hissettik. Bizim ürettiğimiz projelere güven duyulması bizim de ilaç endüstrisine güven duymamızı sağlıyor. Karşılıklı destek ve güven ile topluma yararlı olacak projeleri hayata geçirebiliyoruz. Bu da “sürdürülebilirlik” kavramını yaşatıyor. Hasta ve hasta yakınları tarafından kurulmuş hepatit alanındaki ilk ve tek dernek olan derneğimiz, toplumda hepatit konusunda farkındalık yaratmak, toplumu bilgilendirmek, koruyucu hekimliğe özendirmek, hastaların özgüvenlerini ve yaşamdan beklentilerini yüksek tutmalarına yardımcı olmak, bilinçli tedavinin önemini kabul ettirmek için çalışmalar yapmaktadır.

Çalışmalarımızda Roche ile işbirliği ve yol arkadaşlığı bizim için önemlidir. Roche’un global anlamda hasta ve hasta yakınları dernekleri konusunda deneyimi olduğunu biliyoruz. Bu deneyimden faydalanmak, bizim yeni bir dernek olarak ilk basamakları hızlı çıkmamızı sağlamaktadır. 2012’de Frankfurt’ta yapılan “International Experience Exchange for Patient Organizations” toplantıları dünya genelinde hasta dernekleri ile tanışmamızın ve bilgilenmemizin alt yapısını oluşturmaktadır. Olaylara global bakabilme yeteneğimizin gelişmesine katkı sağlamaktadır. Günümüzde sosyo-ekonomik kavramlar arasına giren “çözüm ortağı olma” durumu, sürdürülebilir sağlık politikaları çerçevesinde de hasta ve hasta yakınları derneklerinin sorumluluklarından biri olmaktadır. Artık hükümetler ,sağlık politikalarını belirleyenler, sağlık hizmeti sunanlar, sağlık ürünü üreten ulusal ve uluslararası endüstri, sağlık meslek grubu elemanları yalnız değildir. Hasta ve hasta yakınlarının kurduğu sivil toplum kuruluşları “çözüm ortağı olma” iyi niyeti ile bu çemberin içindedir.

Roche ile birlikte sağlık alanında çalışmaktan memnunuz.

Roche Kurumsal Sorumluluk Raporu'na ulaşmak için burayı tıklayın

 

Yorum Ekle

Gerekli olan (*) işaretli alanlara gerekli bilgileri girdiğinizden emin olun. HTML kod izni yoktur.